Hamilelik Dönemi

Eklampsi Nedir? Belirtileri ve Tedavisi Nasıldır?

 

Gebelikte riskli grupta yer alan bu rahatsızlık, gebelik zehirlenmesinin ciddi bir komplikasyonudur. Gebelikte anne vücudu gebeliğe uyum sağlayamadığı için hipertansiyon ortaya çıkıyor. Bu da gebeliğin neden olduğu durumlardan biridir.

Gebeliğin neden olduğu hipertansiyon, gebelik sonlandıktan sonra ortadan kalkar. Hipertansiyonun yanında herhangi bir ödem ve proteinüri yoktur. Fakat bazı gebe kadınlarda hipertansiyona ek olarak proteinüri (idrarda protein bulunması) ya da ödem görülmektedir. Böyle durumlarda preeklampsi denen klinik tablo ile karşı karşıya kalınır. Preeklampsi iki şekilde görülür. Hafif ve şiddetli preeklampsi şeklindedir.

Hafif Preeklampsi Belirtileri:

  • Dinlenmekle geçmeyen ödem,
  • 140/90 üzerindeki kan basıncı,
  • İdrarda protein görülmesi (proteinüri).

Şiddetli Preeklampsi Belirtileri:

  • 160/110 üzerineki kan basıncı,
  • 24 saat toplanmış idrarda 5 gram üzerinde protein,
  • Serebral belirtiler (hiperaktif refleksler, baş ağrısı, endişe, görme bozukluğu),
  • Hemokonsantrasyon,
  • 24 saat boyunca çıkan idrarın 400 ml ya da az olması.

Preeklampsinin ağır bulguları ile beraber konvüzyon ve koma görülür ise buna eklampsi denmektedir. Konvüzyon ortaya çıktığı zaman kasılmalar başlar ve yüz kaslarında seğirmeler, el ve ayaklarda titreme, pupillerde (gözbebeği) genişleme görülür. Daha sonra güçlü kasılmalar başlar. Eller, yumruk şeklini alır ve sıkılır, dişler kenetlenir, solunum durur ve siyanoz (morarma) görülür. Bu sırada fetüse giden kan akımı durur ve fetüs kaybedilir. Daha sonra kas hareketleri hafifleyen hasta hareketsiz kalır ve kısa bir süre sonra solunum başlar.

Eklampsili Annenin Tedavisi ve İzlemi

Eklampsili gebenin bakımındaki amaç:

  • Başka konvüzyonları önlemek,
  • Yeterli ventilasyonu sağlamak,
  • Kan basıncını kontrol altına almak,
  • Kalp yetmezliğini önlemek,
  • Fetüsü sürekli değerlendirmek.

Eklampsili gebe öncelikle sakin bir odaya alınır. Sol yan pozisyonda gebe yatağa yatırılır ve gebenin düşmesini önlemek amacıyla yatak kenarlıkları kaldırılır.

Eklampsili anne yalnız bırakılmamalıdır. Konvüzyon yönünden sürekli değerlendirilmelidir. Duygusal ve fiziksel uyaranlardan uzak tutulmalıdır. Gebeye bakım verirken sessiz olunmalıdır. Çünkü gebe bu gürültüden de etkilenebilir.

Konvüzyon geçiren gebe, çıkardığı idrar miktarı, kan basıncı ve fetal kalp atımı, nabız, solunum ve ateş yönünden takip edilmelidir. Yükselen ateş, kötü prognoza işarettir. Konvüzyon sırasındaki güçlü kasılmalar, uterusta istemsiz olarak kontraksiyonları başlatır. Bu nedenle de koruyucu olarak gebelik sonlandırılmalıdır. Gebelik ürünleri, uterustan sezaryen ile çıkarılır.

Hastanın tekrar konvüzyon geçirmesini önlemek için MgSO4 (magnezyum sülfat) tedavisine başlanır. Bu tedavide hasta çok yakından ve sık sık takip edilmelidir.

İlgili Makaleler

Bir yanıt yazın

Başa dön tuşu